Çanakkale orman yangınları konusunda çok hassas bölgelerden birisi. Bu sebeple de orman teşkilatı Çanakkale’de özellikle yaz aylarında seferberlik ilan ediyor. Karadan orman yangınlarını söndürme çalışmalarında görev yapacak ekipler 24 saat tetikte beklerken, havadan da kara ekiplerine yardımcı olarak anında alevleri kontrol altına alacak söndürme helikopterleri il merkezinde konuşlanıyor. Çanakkale’de bu yıl Dardanos mevkiindeki Yangın Harekat Merkezinde bir helikopter görev yapıyor. Bu yılki söndürme helikopterinin pilotu ize Kazakistanlı Nurlan Assanaliyev. 22 yıllık pilot Nurlan Assanaliyev, yaptıkları işin zorluğuna dikkat çekerek, “Orman yangınlarına müdahalede görev yapan bir helikopter pilotu olarak beni en çok bir gölet yada denizden bambi adı verilen aparat ile su alma ve bu suyu da yangın esnasında istenilen yere tam isabetle bırakmak zorluyor. Bunun dışında rüzgarlı hava da doğal olarak bizi çok zorluyor. Çünkü helikopterle o rüzgarda uçmak ve yangına havadan müdahale etmek gerçekten zor oluyor” diyor. Bu haftaki röportajımızda orman yangınlarında görev yapan bir helikopter pilotunun yaşamını ele aldık….
ÖZEL RÖPORTAJ: AYHAN ÖNCÜ / ÇANAKKALE
E-Mail: info@canakkaletravel.com
* Bize kendinizi tanıtır mısınız?
- İsmim Nurlan Assanaliyev. Kazakistanlıyım.
* Kaç yıldan buyana helikopter pilotluğu yapıyorsunuz?
- Kazakistan’da 22 yıl askeri pilot olarak görev yaptım. Askeri pilotluktan emekli olduktan sonra ülkemde özel sektörde yine helikopter pilotu olarak çalışıyorum.
* Pilotluk zor bir meslek. Bu mesleğe başlama hikayenizi bize anlatır mısınız?
- Kazakistan’dayken pilotluğa karşı çok merakım vardı. Bu sebeple de askeri okula kayıt oldum. Orada da gerekli eğitimleri aldıktan sonra pilot oldum.1982 yılından 2004 yılına kadar da Kazakiskan’da askeriyede pilot olarak görev yaptım. Emekli olduktan sonra da pilotluk mesleğinden bir türlü ayrılamadım ve özel sektörde helikopter pilotu olarak çalışmaya devam ettim. Halende bu mesleğimi Kazakistan’da helikopter pilotu olarak sürdürüyorum.
“HELİKOPTERLE 10-12 DAKİKADA HAVALANMAMIZ ŞART”
* Çanakkale’de orman yangınlarına müdahalede kullanılan helikopterde ne zamandan buyana pilot olarak görev yapıyorsunuz?
- Çanakkale’deki görevim Mayıs ayında başladı. Sezon boyunca Çanakkale’de Dardanos mevkiinde yer alan Yangın Harekat Merkezinde konuşlanan helikopterde görevime devam edeceğim.
* Orman yangınlarına karadan olduğu kadar havadan müdahale de çok önemli. Özellikle kısa sürede havadan yapılacak müdahaleler alevlerin daha çabuk kontrol altına alınmasını sağlayabiliyor. Yangın ihbarı alındıktan sonra kaç dakikada bölgeye hareket edebiliyorsunuz?
- Çanakkale bölgesi biliyorsunuz orman yangınları konusunda en hassas bölgelerden birisi. Bu sebeple orman yangınları ile ilgili ihbarlarda en kısa sürede havadan o bölgeye intikal etmemiz gerekiyor. Çanakkale’de de Dardanos mevkiinde yeniden düzenlenen Yangın Harekat Merkezimize yangın ihbarları geldiğinde hava ekibimizin en kısa sürede bölgeye intikali için hemen alarm zili çalar. Bu zili duyduğumuz gibi helikopter ekibi olarak biz koşarak helikopterimizin motorlarını çalıştırırız. Çünkü helikopter arabalar gibi hemen çalıştığı gibi kalkamaz. Bunun havalanması için enaz 10-12 dakika ön hazırlığının yapılması gerekiyor. Ardından da hemen helikopterimiz koordinatları tespit edilen bölgeye hareket eder.
* Helikopterde sizin ile birlikte kaç kişi görev yapıyor?
- Çanakkale’de Dardanos mevkiindeki Yangın Harekat Merkezimizde konuşlandırılan helikopterimiz MI-8 olarak adlandırılan bir helikopter. Bu yıl burada bizler Kazak pilotlar olarak görev yapıyoruz. Helikopterde ise 2 pilot, 1 uçuş mühendisi, 1 orman görevlisi ve 1 de şirket yetkilisi olmak üzere toplam 5 kişi görev yapıyor.
“HER SEFERDE ALEVLERE 2,5 TON SU ATIYORUZ”
* Bulunduğunuz helikopterle alevlere müdahalede gerek denizden, gerekse göletlerden aparatlarla (Bambi) su alıp boşaltıyorsunuz. Her seferde helikopterdeki aparatla (Bambi) kaç ton su alıp alevlere boşaltabiliyorsunuz?
- Orman yangınlarını söndürmede önemli bir hava aracı olan helikopterimizin alt kısmında yer alan “bambi” adı verilen su alma haznesi ile 2,5 ton su alabiliyoruz. Bu suyu da denizden ve göletlerden rahatlıkla alıp orman yangın mahalline atabiliyoruz. Bu su alma aparatımız olan bambilerin 2,5 tondan fazla su alanları da var. Fakat biz helikopterimizin durumu sebebiyle 2,5 tonluk bambiyi kullanıyoruz. Helikopterimizin altındaki su haznesini bir kova olarak düşünebilirsiniz. Bu haznenin yan kesimlerinde ağırlıklar var. Helikopter havadayken bambiyi deniz ya da gölete bıraktığımızda ağırlığında etkisiyle adeta kova gibi yana yatar ve içi su dolmaya başlar. Böylece içine 2,5 ton suyu aldıktan sonra havalanıp bu suyu yangın mahalline getiririz. Burada da suyu alevlerin bulunduğu bölgeye boşaltırken bambimizin alt kısmının açılmasını sağlayan elektrikli bir teli kumandamız ile açarız. Böylece 2,5 ton su aşağıya boşaltılmış olur.
* Helikopterin normal şartlarda havada kalma süresi ne kadar?
- MI-8 model helikopterimizin havada kalma süresi 2 saat 15 dakikadır. Saatte 200 kilometre hız yapma kapasitesine sahiptir. Yani bir yangın ihbarı için havalandıktan sonra aşağıya hiç inmeden 2 saat 15 dakika süre ile havada kalkıp alevlere müdahale edebiliriz. Yangın için gittiğimiz bölgelerde yakıt ikmali yapılacak yerler daha önce belirlenmiştir. Bizlerde yakıtın bitmesi halinde hemen o bölgelere intikal edip kısa sürede yakıt ikmalimizi yapıp yeniden çalışmalarımıza devam ederiz.
* Orman yangınlarını söndürme çalışmalarında helikopter pilotu olarak sizi en çok neler zorluyor?
- Orman yangınlarına müdahalede görev yapan bir helikopter pilotu olarak beni en çok bir gölet yada denizden bambi adı verilen aparat ile su alma ve bu suyu da yangın esnasında istenilen yere tam isabetle bırakmak zorluyor. Bunun dışında rüzgarlı hava da doğal olarak bizi çok zorluyor. Çünkü helikopterle o rüzgarda uçmak ve yangına havadan müdahale etmek gerçekten zor oluyor. Birde şunu söylemek istiyorum. Bir orman yangını sırasında yerde bulunan insanlar kendilerine en yakın ateşi en tehlikeli ateş ve yangın olduğunu düşünüyorlar. Bizler ise o sırada havadan hangi bölgedeki alevlerin daha tehlikeli olduğunu çok daha iyi gördüğümüz için özellikle alevlerin çok daha büyük bir alana yayılmasını önlemek için o bölgelere daha çok önem verip çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz. Bu seferde yerde bulunan vatandaşlar bizlere tepki gösteriyorlar. Onlar kendi açılarından haklı olabilirler. Fakat onlar bizim çok daha büyük alanlara yangının yayılmasının önüne geçmek için bu çalışmayı yaptığımızın farkında değiller. Sürekli bize tepki göstermeleri de bizi doğal olarak zorluyor. Ancak şunu unutmasınlar ki, bizler gerek hava ekibi, gerekse yer ekibi olarak koordineli olarak bu çalışmalarımızı yapıp yangını söndürmek ve onlara daha faydalı olabilmek için bu çalışmaları yapıyoruz.
“AFGANİSTAN’DAKİ AMERİKAN ÜSSÜNE DÜZENLENEN SALDIRIDAN ZOR KURTULMUŞTUM”
* Orman yangınlarına müdahale ederken alevlere çok yaklaşıyorsunuz. Bu sizi hiç korkutmuyor mu?
- Tabiî ki her meslekte olduğu gibi bizim mesleğimizde de tehlikeler var. Azda olsa helikopterle alevleri söndürmek için bölgeye gittiğimizde bir korku oluyor. Bizim kullandığımız hava araçlarının önemli bir özelliği var. Örneğin helikopterle orman yangınlarına müdahale için gittiğimizde sıcak hava olduğunda bu helikopter aşağıya doğru çöker. Yani hava ısındığı zaman moleküller dağılır ve kaldırma gücü düşer. Bu durumda da helikopterimiz sıcak havalarda ani olarak aşağıya doğru düşüşe geçer. Bu da çok tehlikeli bir durumdur. Orman yangınlarında da bölgede aşırı ısı olduğu için helikopterin yangına çok yakından müdahalede bulunması tehlikeli anların yaşanmasına sebep olabiliyor. Ayrıca yangın alanlarında elektrik ve telefon tellerinin bulunması da helikopter pilotları olarak bizleri korkutuyor. Fakat gerekli önlemleri alıp, kurallara uymanız halinde bu tehlikeler ortadan kalkıyor.
* Türkiye’de meydana gelen bazı orman yangınlarında çeşitli sebeple düşen helikopterler de olabiliyor. Bu sebeple sizin işiniz gerçekten çor zor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
- Bizce uçuşun en tehlikeli olduğu an yangın ihbarının haber alınmasının ardından evden havaalanına helikoptere gidene kadar olan andır. Çünkü çok acele ederek oraya ulaşmaya çalışırken birçok kaza yaşanabiliyor. Tabiî ki uçuş anında da istenmeyen bazı kazalar yaşanabiliyor. Gerek helikopterdeki aletlerde meydana gelen arızalar, gerekse bambi adı verilen alet ile gölleten su alırken bir ağaç dalına pervanenin takılması ile kazalar olabiliyor. Tabii bunları ortadan kaldırmak içinde çok dikkatli olmak ve kurallara uymak gerekiyor.
* Çanakkale’de 24 saat Dardanos mevkiindeki helikopter pistinde görev başındasınız. Size gelecek talimat ile anında yangın bölgesine gidiyorsunuz. Yangınlara müdahalede helikopter ile gece uçuşu yapamıyorsunuz sanırım?
- Evet. Gece uçuşlarımız olmuyor. Sabah gün ağarmasından, akşam gün batımına kadar helikopterimiz ile orman yangınlarına müdahalede edebiliyoruz.
* Orman yangınlarına müdahale ederken her isteğiniz rotayı izleyip gidebiliyor musunuz?
- Her şeyin bir kuralı var. Mesela bir orman yangınına müdahalede o yere daha kısa sürede ulaşmak için askeri bölge üzerinden geçmeniz gerekse bile bunu yapamazsınız. Çünkü orası uluslararası kurallar gereği yasaktır. Onun bulunduğu bölgeden geçemezsiniz. Bunu ihlal ederseniz pilot lisansınızın iptaline kadar bu iş gidebilir. Yani karada yasak olan kurallar havada da aynen geçerlidir.
* Yıllardır pilotluk yapıyorsunuz. Bu süre içinde de mutlaka başınızdan geçen ilginç olaylar vardır. Bize bunlardan birkaçını anlatır mısınız?
- 2000’li yıllardı. Afganistan’da görev yapıyordum. Amerikan Askeri üssüne helikopterle iniş yaptık. O sırada Amerikalıların eşyalarını kargo için helikopterden alıyorlardı. Bende kokpitte pilot koltuğunda kulaklarımda kulaklık takılı vaziyette oturuyordum. Kulaklarımda kulaklık olduğu için hiçbir şey duymuyordum. Kargoların taşınıp taşınmadığına bakmak için arkama baktığımda bütün askerlerin Amerikan üssüne doğru kaçmaya başladığını gördüm. Ne olduğunu anlayamadım. O anda havaalanının içinde mermiler uçuşuyordu. Askeri üsse o sırada silahlı saldırı yapılıyordu. Mermiler sağımdan solumdan geçiyordu. Çok korktum. Helikopter içinden sağ çıkmam mucize gibi bir şeydi. O anımı hiç unutamam.