E-Posta : atabay64@gmail.com
Berta Bensussen Özgün Brudo, 1926 yılında Çanakkale’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Çanakkale’de yaptı. Daha sonra İstanbul Işık Lisesi’ne kaydoldu ve burada yatılı öğrenci olarak okudu. Bir süre üniversitede okudu ise de yüksek öğrenimini tamamlamadı ve çalışma hayatına atılarak Şark Sigorta’da çalışmaya başladı. Beş yıl burada çalıştı. 1952 yılında Leon Brudo ile evlendi.
Berta Brudo, çocukluk yıllarını geçirdiği Çanakkale’ye çeşitli kereler gelerek buradaki dostlarını ve arkadaşlarını ziyaret etti. 1986 yılında “Berta’nın Şiirleri” ve 1991 yılında “Beşyüz Yılın Destanı” adlı kitaplarında şiirlerini yayınladı. 1998 yılında “Yedi Nesil Öncesinden Günümüze Yolculuk” adlı kitabında anılarını kaleme aldı. Berta Brudo’nun “Diojen” adlı bir de karikatür albümü de vardı.
Berta Bensussen, 2008 yılı Şubat ayında bu dünyaya veda ederken 82 yıllık ömrünü hep Atatürk sevgisi ile dolu dolu geçirdi. 21 Şubat 2008 Perşembe günü İstanbul’da bu vatanın topraklarıyla kucaklaştı.
Berta’nın ölümü üzerine bir yazı kalem alan Beki L. Bahar, onu ve yazdıklarını “Köklü aydın Çanakkaleli bir aileden, vatansever, Atatürk hayranı saygın gerçek bir şairdi Berta Brudo “Yedi Nesil Öncesinden Günümüze Yolculuk” adlı yapıtı kendi yaşam öyküsünü de içeren belgeler ve resimlerle son iki yüzyılda Yahudi kesimin yaşamından değerli bir sosyal tarihi derlemedir” diye övmekteydi.
Çanakkale üzerine yeni bir kitap çalışması yaparken Berta Bensussen’in eserlerini tekrar okuyorum. Ondaki Atatürk sevgisi, herkese ve tüm dünyaya örnek olacak türdendi.
Atatürk’ün ölüm yıldönümü için kaleme aldığı bir yazıda; “Zaman, akışı durmayan ve istikameti değişmeyen bir nehir gibi sonsuzluk denizine doğru akıp gidiyor. Her fani, ömür denen bir müddet içinde bu nehrin sularında yüzdükten sonra derinliklere dalıp kaybolmaktadır. Fakat büyük kumandanlar, büyük edipler, âlimler ve bunların değerine eş nice büyük insanlar vardır ki, bunlar ebediyen bu nehrin yüzünde sonsuzluğa kadar yüzecek kahramanlardır. Biliyoruz ki, Atatürk de bu kahramanlardan biridir” diyordu.
Berta Bensussen, Atatürk’ün öldüğü gün yaşanan üzüntüyü tanımlarken; “(Ölümü üzerinden) Milyonlarca asır da geçse O, daima zamanın sonsuzluğu içinde yaşayacaktır. O gün, onun maddi hayattan çekildiği gün, nasıl bütün millet bir sel halinde yollara akmış, ayrılık acısıyla ne kadar içten gözyaşı dökmüştü. Belki tarih hiçbir zaman böyle bir gün daha kaydetmeyecek, İstanbul gibi dünyada hiçbir şehirde böyle bir sahneye şahit olamayacaktır. O, nasıl ve ne kadar büyük bir kudretti ki, on sekiz milyon insan, etrafında tek vücut, tek kalp, tek iman halinde toplanmıştı. Fani hayattan çekildikten sonra da en sekiz milyon insan tek kalp halinde acı çekti, tek vücut halinde matemini tuttu ve ağladı” şeklinde cümleler kuruyordu.
Atatürk’ün Çanakkaleli kızı Berta, Atatürk için “Cesur bir kumandan, büyük bir kahraman ve kudretli bir devlet adamı meziyetlerini nefsinde toplamış olan Atatürk, aynı zamanda milletin babası ve en yakın dostu olmuştur. O, milletine fedakârlık ve şefkat dolu hislerle bağlı idi” diyerek Atatürk’ü Türk Milletinin neden çok sevdiğinin de analizini yapıyor.
Berta, ayrıca Atatürk’ün dünya var oldukça büyüklüğünü ispat ettiğini anlatıyor ve şöyle diyor: “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünün sahibi olan bu büyük insan, hakikaten insanlığının büyüklüğünü bu sözlerle ispat etmiş bulunuyor. İşte O’nun ölmezliği…”
Ve Berta Bensusen, Atatürk’ün büyük mücadelesinin insanlığın mutluluğa erişmesi olduğunu ve tüm insanlığın Atatürk’ün gösterdiği yolda birlikte çalışması gerektiğini belirterek; “Atatürk, dünü ve bugünün değil, yarının adamıdır. Bunu sözleri ve hareketleri ile bütün dünyaya kabul ettirmiş bulunuyor. İnsanlık “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünün ifade ettiği manayı iyice kavrayarak, onun gayesi uğrunda el ele çalışacağı zamandır ki, Atatürk gibi büyük insanların rüyası hakikat olacak ve dünya bahtiyarlığa erişecektir” diyor.
Atatürk sevgisi ile yetişmiş ve yaşamı boyunca Atatürk’ün düşüncelerinin yol göstericiliğinde geçirmiş olan Berta Bensussen’e bir kez daha rahmet ve şükranlarımla…