YUKARI ÇIK

Çanakkale Travel
Çanakkale Travel
05 Temmuz 2021 tarihinde eklendi

Bayramiç’te Bir Öğretmen: “Derviş Fahri Bey”

19.yüzyılın son çeyreği ile 20.yüzyılın başlarında doğan nesiller hayatlarında pek çok olay yaşadılar. Savaş, göç, hastalık, sürgün, özlem, ayrılık, yokluk, kıtlık ve yeni bir vatan sadece bu yaşananları ifade eden kelimelerden birkaçıdır.

Balkanlardaki isyanları, savaş ve göçleri yaşayanlardan bir olan Derviş Fahri Bey, Birinci Dünya Savaşı’nda Galiçya ve Filistin Cephelerinde savaştı ve esir düştü. Derviş Fahri Bey, esaretten döndükten sonra Radovişte’de yaşamını sürdürmeye başladı. Osmanlı dağıldıktan sonra Balkanlarda Sırplar Türklere karşı genel bir kin besliyorlardı. Radovişte Kaymakamı da Derviş Fahri Bey ve ailesine karşı bu duygusunu açıkça ilan etmiş ve onu makamına çağırarak üç gün içerisinde kasabayı terk etmesini istemişti. Bunun üzerine Derviş Fahri Bey de kasabayı terk etmeye mecbur kalmış, eşi Hürmet Hanım ile eşinin ablası Şükriye Hanım’ın evlerini ucuz bir şekilde satmak zorunda kalmıştı. Sonra eşyalarını arabalara yükleyerek İştip-Köprülü yolu ile Üsküp’e gelmiş ve orada bulunan Türk Elçiliğinden pasaportlarını alarak Selanik üzerinden İstanbul’a gelmişti. Annesi ve kız kardeşi de vapurla Selanik üzerinden 30 Eylül 1925 günü İzmir’e ulaşmışlardı. Derviş Fahri Bey, Kastamonu Vilayeti Öğretmen Okulu (Darü’l-Muallimin Mektebi) mezunuydu. Birinci Dünya Savaşı sonrasında Edirne’nin işgali üzerine Bulgaristan’a gitmiş ve 1 Eylül 1921 ila 1 Temmuz 1922 tarihleri arasında Şumnu kazasına bağlı Varbitsa Nahiyesi Erkek Mektebi’nde başmuallim olarak başarılı bir şekilde öğretmenlik yapmıştı. 7 Temmuz 1922’den 1 Haziran 1925 tarihine kadar Radovişte’de Türkçe öğretmenliği yaptıktan sonra oradan ayrılmak zorunda kalmıştı.

Derviş Fahri Bey, İstanbul’a geldikten üç gün sonra misafir olarak bulunduğu Osman Efendi tarafından Çanakkale’nin Bayramiç kazasında ilkokul öğretmeni aradıklarını belirterek bu konuda düşüncelerini sormuştu. Derviş Fahri Bey, öğretmen aramaya gelen Bayramiç heyeti ile görüşerek anlaşmış ve hemen ertesi günü vapurla Çanakkale’ye oradan da bir araba ile Bayramiç’e gitmişti. 1925 yılında Bayramiç kasabası küçük bir yerdi. Kasabanın ortasında Erkek İlk Mektebi bulunuyordu. Derviş Fahri Bey, hemen kasabada bir ev kiraladı ve taşındı. Bayramiç Erkek İlk Mektebi’nin Başmuallimi Ragıp Bey’e görüşerek görevine başladı. Okulun dördüncü sınıfında öğretmen yoktu, o nedenle dördüncü sınıf öğretmeni olarak tayin edildi. Başmuallim Ragıp Bey, onu sınıfa götürerek öğrencilere takdim etti. İlk andan itibaren çocuklarla kaynaşan ve çok iyi ve başarılı bir sınıfta göreve başlayan Derviş Fahri Bey, mesleğinin yeni bir evresine girmiş oldu.

Derviş Fahri Bey, Bayramiç’te 11 Ekim 1925 tarihinde başladığı öğretmenlik görevini 1 Eylül 1927 tarihine kadar sürdürdü. Bu süre içerisinde gösterdiği performans ve başarı sebebiyle Bayramiç Kaymakam Vekili, Mal Müdürü ve Hükümet Tabibi tarafından oluşan Kaza Maarif Komisyonu hakkında yazdığı raporda Ahlakı hasenesine ve iffet ve istikametine inzimamla kıymettanır ve daha yüksek mekteplerde muallimlik yapabilecek iktidarda bulunduğu bittahkik anlaşılmış deniliyordu. Kız kardeşi ve annesinin İzmir’de bulunması onu İzmir’e gitmeye zorlayacak ve Bayramiç’ten sonra İzmir’de öğretmenliğe devam edecekti. Bayramiç’ten ayrılırken okuldaki öğretmen arkadaşları, öğrencileri ve öğrencilerin babaları gözyaşları içerisinde Derviş Fahri Bey’i uğurladılar. Derviş Fahri Bey, veda töreninde çok duygulandı. Derviş Fahri Bey, İzmir Menemen’de önce Şehit Kemal Bey İlkokulu’nda daha sonra Buca Üçüncü İlkokulu’nda görev yaptı. 1937 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açılan Matematik Öğretmenliği sınavında başarılı oldu ve İzmir Kız Sanat Enstitüsü Matematik Öğretmenliğine tayin edildi. 1940 yılında İzmir Mithat Paşa Erkek Sanat Okulu Matematik Öğretmenliğine nakledildi. 1960 yılında emekli oluncaya kadar burada çalıştı. Emekli olduktan sonra İzmir Özel Türk Koleji’nde yedi yıl görev yaptı.

Derviş Fahri Bey, 1967 yılında çalışma hayatını bıraktı, ailesi ve çocuklarıyla vaktini geçirdi ve 1979 yılında hayata gözlerini yumdu. Derviş Fahri Bey’in anıları, kaleme aldı ancak sağlığında yayınlanamadı. 2003 yılında Cemalettin Taşkıran tarafındanGaliçya’dan Filistin’e İmparatorluktan Cumhuriyete Derviş Fahri Bey’in Anıları: Bir Elimde Silah Bir Elimde Kalem” adıyla yayınlandı. 

14.796 kez okundu
Yazarın Diğer Yazıları
Milli Birlik ve Beraberlik Günü 18 Şubat 2023
Feyzi Efendi İdam Cezasını Haketti mi? 29 Aralık 2022
Hiçbir Millet, Bir Devlet Adamını Atatürk Kadar Sevmedi 09 Kasım 2022
Çanakkaleli Kadınların Şevkat Eli: “Çanakkale Yardımsevenler Cemiyeti” 03 Ekim 2022
Ege’deki Adaları Nasıl Kaybettik? 19 Eylül 2022
Zafer Günü Münasebetiyle “Durma Yürü, Haydi İleri” 30 Ağustos 2022
Çanakkale Topraklarından Bir Nejat Uygur Geçmişti 25 Ağustos 2022
Atatürk’ün Çanakkaleli Kızı: “Berta Bensussen” 24 Temmuz 2022
Çanakkaleli Bir Münevver Mehmet Ali Tevfik Bey’in Ölümü 13 Temmuz 2022
Marshall Yardımı ve Karabiga’ya Getirilen İlk Harman Makinesi 04 Temmuz 2022
2. Dünya Savaşı Yıllarında Çanakkale’de Üretimin Teşvik Edilmesi 09 Haziran 2022
2. Dünya Savaşı Yıllarında Çanakkale’de Yemek Fiyatları 08 Mayıs 2022
Kumkale Ovasını Islah Edelim, Ama Sonra Ne Yapalım? 24 Mart 2022
İster İnan İster İnanma: Çanakkaleli Bir İllüzyonist “Avni Raca” 20 Şubat 2022
Çanakkale’de Cumhuriyet Kültürünün Müzik Alanında Yansımaları 12 Şubat 2022
Karakoca Köyünün Fahri Hemşehrileri Dr. Muzaffer ve Dr. Bedia Topuz 12 Ocak 2022
1930’lu Yıllarda Biga-Çanakkale Arasında Kamyonla Seyahat Etmek 28 Aralık 2021
1930 Yılında Biga’da Yaşanan Deprem... 15 Aralık 2021
Cesaret Timsali Kayserili Ahmet Paşa 20 Kasım 2021
Çanakkale Memleket Hastanesi Yapılırken Kimler Yargılandı 09 Ekim 2021